AK Parti Çeşme İlçe Başkanı Yeliz Karataş, en son Belediye Meclis gündeminde konuşulan sosyal konut projesi ile ilgili açıklamalarda bulundu. Çeşme’ye yapılacak sosyal konutların oy birliği geçmesini hatırlatan ve ‘’Bu projenin hayata geçirilmesine en çok sevinecek kişilerden biri benim.’’ diyen AK Parti Çeşme İlçe Başkanı Yeliz Karataş, ‘’AK Parti İlçe Başkanı olarak da sosyal konut projesinin hayata geçirilmesi için her türlü desteği vereceğim. Ama şu var ki, Başkan Oran’ın, projeyi kendisininmiş gibi sunmasını, Çeşmemizde ilk defa sosyal konut yapılacakmış gibi ‘tarihi bir karar’ olarak nitelendirmesini, oylamayı tüm meclisi ayağa dikerek yaptırmasını; vatandaşları almadığı, girebileni zabıta marifetiyle çıkarttığı ve bu sebeple soruşturma geçirdiği meclis salonuna tüm ilçe örgütünü sokup, onların abartılı “bravo” nidaları ile kendini alkışlatmasını hayretle karşıladım. Söz konusu parseller zaten sosyal konut yapılmak üzere Çeşme Belediyemiz’e geçen parsellerdir. Buraya başka bir amaçla çivi dahi çakılamaz. Bu parsellerin amacına uygun kullanılacak olması, mecliste gösterilmeye çalışıldığı gibi bir lütuf değil; zaten yapılması gerekendir.”

412 konutu önce iptal edip 1.100 konut yapacağım demişti!

“Bu proje kendisinin değil, bir önceki Belediyemiz Başkanı Muhittin Dalgıç’ın projesidir. Oran en iyi yaptığı şeyi yapıp yine hazıra kondu.’’ diye sözlerine devam eden Başkan Karataş, ‘’Oysaki seçildikten sonra bu projeyi iptal edip, Dalgıç’ın kurdurttuğu kooperatifin yüzlerce üyesini açıkta bırakıp, 1.100 konut yapacağım demişti.  Mademki Başkan Dalgıç’ın 412 konutluk projesi üzerinden gidecekti de neden 2,5 yıl bekledi? Yoksa bu, sadece bir seçim yatırımı mı?”

TOKİ yapılırken istemezukçu zihniyet engel olmak için elinden geleni yaptı!

Gündem sosyal konut yapımıyken, Başkan Oran’ın mecliste sosyal konutlardan daha çok bir türlü hazmedemedikleri TOKİ ile ilgili konuştuğunu belirten AK Partili Yeliz Karataş, “Şartları tutsa bile inandığı davaya en ufak bir gölge düşmesin diye TOKİ’ye başvurmayan kıymetli ve fedakâr dava arkadaşlarımın, aradan yıllar geçtikten sonra bile hala yalan bir algı siyasetine kurban edilmesine asla müsaade etmeyeceğim. Bence Başkan Oran benim emektar teşkilatıma iftira atmayı bırakıp, siyasetini kendi hizmetleri üzerinden yapsın. Alkışa son, hizmete gaz versin. Halka hizmetkâr olmaya adanmış AK Parti Çeşme İlçe Teşkilatı, vatandaşımızın sosyal konut talebini Ankara’ya taşıdığında, bu ilçeyi gece kulüplerinden çıkmayan üst gelir grubundan ibaret sanan, “Çeşme’de dar gelirli mi var?” diyerek bahçıvan, bekçi, komi veya garsonlukla geçimini sağlayan dar gelirli vatandaşlarımızı yok sayan o istemezukçu zihniyet, engel olmak için elinden geleni yaptı. Ama AK Parti vazgeçmedi. Teşkilatımızın fedakar çabaları olmasaydı bugün tüm ülkede yerel mimari dokusuyla örnek gösterilen eşsiz TOKİ’miz olmayacaktı.’’ dedi.

Ya gidin suç duyurusunda bulunun ya da susun vatandaşlarımızı töhmet altında bırakmayın!

CHP’li İrfan Önal, “Engelleri birlikte aşacağız” CHP’li İrfan Önal, “Engelleri birlikte aşacağız”

‘’O dönemin belediye başkanı ‘Boşuna heveslenmeyin, bu projeyi yaptırtmam, su bile bağlamam, paranız boşa gider’ diye vatandaşı tehdit ederken, Başkan Oran da bu yapturmazukçu örgütteydi.’’ ifadelerini kullanan AK Parti Çeşme İlçe Başkanı Yeliz Karataş, ‘’Şimdi kalkmış sanki ilçemiz dar gelirli vatandaşları için ilk sosyal konutu kendi yapıyormuş gibi ayakta alkışlatıyor. Hafızalardan unutturmaya çalıştıklarını hatırlatmam gerekirse; TOKİ talep formları başta kaymakamlık, muhtarlıklar ve bu devasa projeye inanan herkesçe her yerde dağıtılmıştı. Başvuru formlarını dağıtan ve başvuruları kabul edense sadece Çeşme Kaymakamlığıydı. Ayrıca, vatandaşlarımız borcunu bitirip tapusunu almışsa, evini ister satar isterse kiralar. Bugün satılan ve kiralanan evlerden bahsedip yanlış bir algı yaratmaya çalışan Başkan Oran kadar, TOKİ’deki vatandaşlarımızın gerçekten ihtiyaç sahibi olup olmadığının tartışmalı olduğunu söyleyen Bağımsız Meclis Üyesi Sn. Hüseyin Özen’i de kınıyorum. Buradan hem Sosyal Konutçu Oran’a, hem Bağımsız Özen’e ve hem de benzer iddia sahiplerine seslenmek istiyorum. Elinizde iddianızı kanıtlayacak delilleriniz varsa; gidip ihbar edin. Suçu bilen herkes için ihbarda bulunmak bir vatandaşlık görevidir. Adliyenin de Kaymakamlığımızın da yeri belli. Oralara gitmek istemiyor musunuz? Buyurun benim makamıma. O da mı uymuyor 20 yılı aşkındır avukatlık faaliyetimi yürüttüğüm ofisime gelin. Beni bilgilendirirseniz, ihbarı bizzat ben de yaparım. Ne adli, ne idari mercilere gitmeyecek; ne başkanlık makamıma ne ofisime gelmeyecekseniz de orada oturan tüm vatandaşlarımızı ve başvuruları alıp değerlendiren idari makamlarımızı töhmet altında bırakmamak için artık susun.” dedi.