İzQ Girişimcilik ve İnovasyon Merkezi'nin ev sahipliğinde düzenlenen "Yarına Öncülük Edenler: Ayşegül İldeniz ve Dostları” adlı etkinlik, girişimcilik ekosistemi paydaşlarının yoğun katılımıyla gerçekleşti. Lucid Motors Kıdemli Başkan Yardımcısı, Apple Eski Başkan Yardımcısı Mike Bell ve 0 (1) Labs CEO’su Emre Tekişalp’in online bağlantı gerçekleştirdiği toplantıya Oracle, UX Tasarımından Sorumlu Başkan Yardımcısı Aylin Uysal da misafir konuşmacı katıldı.
İZMİR’DEN SİLİKON VADİSİ’NE
Silikon Vadisi’nde inovasyon, teknoloji, gelecek vizyonu konularında öncülük yapan, global bir teknoloji lideri olan Ayşegül İldeniz İzmir’de doğdu. 2015 yılında, Fast Company tarafından dünyanı en yaratıcı ilk 100 kişisinden biri seçilen İldeniz, imkansızı başarma iddiasıyla çalışan uluslararası ekiplerle bugün kullanılan birçok akıllı teknolojinin yol haritasına imza attı.
SAYISIZ ÖDÜL ALDI
Global mikroişlemci devi Intel’de Türkiye Genel Müdürlüğü, 67 ülkeyi barındıran Türkiye, Orta Doğu, Afrika Bölgesi Başkanlığı, Avrupa Yönetim Kurulu üyeliği ve Silikon Vadisi merkezinde Yeni Teknolojiler Grubu Dünya Başkan Yardımcılığı yapan İldeniz; giyilebilir akıllı teknolojiler ve nesnelerin interneti üzerine sayısız ödül alan ürünler geliştirdi.
DÜNYA ŞEHİRLERİNDE UYGULANAN PROGRAMLARA İMZA ATTI
2016’da Amerikan akıllı enerji pazarının yarısını elinde bulunduran Silver Spring Networks Şirketi'ne CEO olarak katıldı, akıllı şehirler konusundaki programları Chicago, Singapur, Paris, Kopenhag, Dubai gibi şehirlerde uygulandı. 2018’de şirketin başarılı Exit’ini gerçekleştirdi. Halen, Doğan Holding, Vestel ve Zorlu Enerji A.Ş. bağımsız yönetim kurulu üyeliği, Silikon Vadisinde girişimcilik ve danışmanlık yapıyor.
İLDENİZ: “İZMİR’DEN UNICORN BEKLİYORUZ”
İzQ İnovasyon ve Girişimcilik Merkezi’nin İzmir için verimli olmasını dileyerek sözlerine başlayan İldeniz, “İzQ’dan 5 yıl içinde en az 1 tane Unicorn (Değeri 1 milyar dolar veya daha fazla olan girişim) çıkmasını bekliyoruz.2015 yılında Amerika’da 22 tane Unicorn vardı, 2021 yılında bu rakam 936 oldu. İzmir’den de bu konuda beklentimiz yüksek. Dünyada yarına dair çok büyük bir değişim var. Tarih artık çok hızlı akıyor, tüm sektörler çok hızlı değişiyor. Bu dönüşüme ayak uydurmak zorundayız” dedi.
“2030’DA HER ŞEYİ MAKİNELER YAPACAK”
NFT, Metaverse gibi teknolojiler ile sanal ve gerçeğin birbirini hiç aksatmadan akabileceği bir dünyayı öngördüğünü vurgulayan İldeniz, “Bu teknolojileri spesifik amaçlar için kullanabilirsek çok iyi çözüm olur. 2030’da gerçekleşecek işlerin yüzde 60’ı otomasyon ile olacak. Bizi insan yapan özelliklerimiz; yaratıcılık, düş kurabilme, bir şeyler çizmek, içgüdüsel davranışlar, analiz yapabilme, yönetme, liderlik etme ve muhakeme etme. İnsanlara uzun zaman boyunca ihtiyaç var. Bunlar dışında geri kalan her şeyi ise yakın gelecekte makineler yapacak. O nedenle her şeyden önce eğitim sistemimizi buna göre değiştirmeliyiz” diye konuştu.
“HER ŞEY MÜMKÜN”
Katılımcılarla deneyimlerini ve tavsiyelerini aktaran İldeniz sözlerini şöyle sürdürdü: “İlk olarak, bir şey yapacaksanız ya çok iyi yapın ya da hiç yapmayın. Teknolojistlerin en önemli düsturu budur. İkincisi, her şeyin mümkün olabileceğine inanın. Bugün kullandığımız pek çok teknolojiyi 6-7 yıl öncesinde hayal olarak gördüğümüzü unutmayın. Üçüncüsü, çalıştığınız insanların kapısını sonuna kadar açmanız lazım, ancak o zaman koşabilirler. Onları sınırlarsanız, anlamsız işler yapmaya başlarlar. ‘Değişim için beşte bir’ kuralı da benim için önemli kurallardan. Bir şirketin ya da toplumun içinde değişim yaratmak istiyorsanız, insanların yüzde 20’sinin kalbini ve beynini kazanmanız lazım. Onlar koşmaya başlayınca, geri kalanları da arkalarından sürükleyebilirler”
“KUZEY YILDIZIM DEDEMDİ”
Özgürlük olmayan bir ortamda inovasyon ve yaratıcılık olmayacağını vurgulayan İldeniz, “Hepimiz doğuştan cesaretli insanlar olmak zorunda değiliz. Size bir tavsiyem var; kendinize bir kuzey yıldızı seçin. ‘Ben onun arkasından gidiyorum. Korkacak hiçbir şey yok’ deyip, o yöne koşun. Benim kuzey yıldızım, dedem. Kendisi askerdi. Trablusgarp’ta, Balkan Savaşları’nda, İstiklal Savaşı’nda savaştı. Dedemin İstiklal Madalyasını kazanma hikayesi şöyle; dedem tank subayı, kardeşi ise albay. İstiklal Harbi başladığında İstanbul’da yaşıyorlar. Büyükçe bir kayık bulup, içine cephane yüklüyorlar. Balıkçı gibi giyinip kamufle olarak İngiliz
zırhlılarını geçerek cephaneyi ulaştırıyorlar. Bu hikaye benim kuzey yıldızım oldu. Cesaretle oşmaya her zaman devam etmemiz gerek” dedi.