İMEAK Deniz Ticaret Odası İzmir Şubesi’nin 2023 yılında başlattığı seminer programı, Kaptan Murat Yılmazel’in “2023 Yılında Denizcilik Piyasaları” konulu söyleşisi ile başladı. Denizcilik sektöründe faaliyet gösteren firma ve kuruluşların temsilcilerinin, akademisyenlerin ve denizcilik eğitimi veren okullardaki öğrencilerin katıldığı söyleşide, küreselleşmeden bölgeselleşmeye doğru dönüşümün dünya ticaret rotalarını değiştireceği, bu gelişmelerden Türkiye’nin olumlu yönde faydalanacağı ifade edildi.

Turizmde “HORECA” sevinci Turizmde “HORECA” sevinci

İMEAK Deniz Ticaret Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Öztürk, denizcilik sektörünün her alanında düzenlemeyi planladıkları seminerler ile üyeler ve sektör paydaşları arasında bilgi köprüsü kurmayı amaçladıklarını söyledi. Dünya ticaretindeki gelişmelere bağlı olarak deniz taşımacılığının yapısal bir değişimin içinde olduğunu belirten Öztürk, Türkiye’nin ticari, teknolojik ve çevresel gelişmeleri yakalayarak, denizcilikte daha ileri gidebileceğini ifade etti. Öztürk, “Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Sayın Adil Karaismailoğlu’nun, Türk bayraklı ve Türk sahipli gemi filosunun 2022’de yüzde 30 büyüyerek, 41 milyon Dwt büyüklüğüne ulaştığı ve Türkiye’nin bir basamak yükselerek dünyada 14. sıraya çıktığı açıklamasını büyük memnuniyetle karşılıyoruz” dedi.

KÜRESEL TİCARET YAVAŞLIYOR

Kapt. Murat Yılmazel ise, pandemiden çıkışla beraber küresel ekonomideki hızlı büyümenin yerini durgunluğa bırakmaya başladığına dikkat çekti. Yılmazel, “Pandemi dönemindeki aşırı ısınma, enflasyon olarak patladı ve geri döndü. Enflasyonu önlemek isteyen merkez bankalarının faizleri yükseltmeleri, ekonomileri durgunluğa sürükledi. Dünyanın üretim üssü Çin, geçen yıl sadece yüzde 3 büyüdü. Dünya Ticaret Örgütü, bu yıl dünya ticaret mal endeksinde yüzde bir büyüme tahmin ediyor. Ülkelerin gayri safi milli hasılalarındaki düşüş, taşımacılığa talebi azaltıyor. Yük talebinin azalması, küresel tedarik zincirindeki sıkışıklığın ve liman önlerinde gemi beklemelerinin ortadan kalkması, konteyner kapasitesini efektif olarak artırdı. Dolayısıyla navlunlarda düşüş hızlandı. Konteyner navlunları 2022 Temmuz ayından beri düşmeye devam ediyor” dedi.

ÇİN’İN DÖNÜŞÜ OLUMLU ETKİLER

Çin Yeni Yılı’nın bu yıl 22 Ocak-5 Şubat tarihlerinde olduğunu belirten Yılmazel, her yıl bu tarihten önce Batıda, Çin’den mal talebinin arttığına, bu yıl ise bu yönde bir gelişme olmadığına dikkat çekti. Yılmazel, “Konteyner operatörleri sefer sıklığını azaltıp, rotalarını uzatarak navlundaki düşüşü engellemeye çalışıyor. 2023’te daha fazla kapasitenin hurdaya gitmesi öngörülüyor. Yeni gemi siparişlerinin yüzde 25’i ertelendi. Deniz taşımacılığında bu yılın ilk yarısında bir dip yaşanması, ikinci yarıda yukarıda bir seviyede istikrar sağlanması bekleniyor. Çin geçtiğimiz günlerde sıfır kovid politikasından vazgeçti. 2023’te Çin’in dünyaya yeniden açılmasının olumlu etkilerini görmeye başlayabiliriz” diye konuştu.

AKDENİZ ÖNE ÇIKACAK

Küreselleşmeden bölgeselleşmeye doğru dönüş eğiliminin, ticaret rotalarında değişikliklere yol açtığını dile getiren Yılmazel, ticaret kamplaşmalarının, Batı’nın dışarıda üretim yerine ülkeden ya da yakından tedarik, hatta dost ülkelerden tedarik politikalarını tercih ettiğini vurguladı. Yılmazel, “Uzakdoğu’da Çin’e karşı Vietnam, Tayland, Hindistan, Endonezya gibi ülkeler ön plana taşınacaktır. Çin’den çıkan konteyner hatları, şu ana kadar seferlerinin yaklaşık yüzde 10’unu Çin dışına kaydırmış durumdalar. ABD ve Avrupa Birliği, kendi üreticilerine verdikleri sübvansiyonları artırıyorlar. Uzun vadede bir trend değişimi yaşanıyor. Küreselleşmeye karşı bölgeselleşme, Akdeniz ticaretini çok ön plana çıkaracaktır. Birden fazla taşıma türüne dayalı taşımacılık gelişecektir. Ro-Ro ve Akdeniz içi konteyner taşımacılığı çok değerli hale gelecektir. Kısa ve orta mesafe taşımacılık yapan gemilere ilgi artacaktır. Türk sahipli gemi filomuz büyümeye devam ediyor. Ülke olarak doğru politikalarla bu gelişmelerden çok daha fazla faydalanabiliriz” şeklinde konuştu.